Göreve geldiği ilk aylarda şiddetle kısa vadeli borçlanmadan kaçınan Devlet Bakanı Tansu Çiller, en uzunu 2.5 aylık vade ile borçlanmaya hız verdi. Hazine, daha önce kısa vadeli borçlanma yerine Merkez Bankası kaynaklarına başvurarak nakit ihtiyacını karşılıyordu.
ANKARA, ANKA- Göreve geldiği ilk aylarda Hazine’nin kısa vadeli borçlanmadan kaçınmasını isteyen ve iç borç yerine hazine avansını tercih eden Devlet Bakanı Tansu Çiller Hazine’nin artan nakit ihtiyaçlarının karşılanabilmesi ve avansta üst limite çok yaklaşılması karşısında 50, 61, ve 75 gün gibi çok kısa vadelerde borçlanmaya ağırlık vermek zorunda kaldı.
Daha önce haftalık ihalelerde üç ay, altı ay, dokuz ay ve bir yıl vadeli iç borçlanma kağıdı satarak borçlanan Hazine, Mayıs ayından başlayarak üç aydan da kısa vadelerle, borçlanmaya başladı. Hazine ilk olarak 21 Mayıs’ta yaptığı 75 günlük hazine bonosu ihalesiyle 819.7 milyar lira borçlandı. Söz konusu ihalede ortalama faiz yüzde 72.34 olarak belirlendi.
Hazine ikinci çok kısa vadeli borçlanmayı ise 4 Haziran’da gerçekleştirdi. Bu ihalede de ortalama yüzde 75.3 faizle 912.1 milyar liralık 61 gün vadeli kağıt satışı yapıldı. Hazine bundan 11 gün sonra yine birçok kısa vadeli hazine bonosu satışı yaptı. 15 Haziran2da yapılan ihalede 50 gün vadeli bono satışı yapıldı. 319 milyar liralık satış yapılan ihalede ortalama faiz yüzde 75.47 olarak gerçekleşti.
Hazine yıl başına göre son haftalarda 3 ay vadeli bono ihalesinde de çok yüksek miktarlarda bono satışı gerçekleştirmeye başladı. Söz konusu ihalede yüzde 76.88 ortalama yıllık faizle 2.5 trilyon liranın üzerinde bir borçlanma gerçekleştirildi.
Devlet Bakanı Tansu Çiller, göreve geldiği ilk aylarda faizleri yükselttiği için Hazine’nin kısa vadeli borçlanmasına karşı çıkıyordu. Bu nedenle Hazine Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarında bono ihalelerinde bankaların yüksek miktarda tekliflerle gelmelerine karşın çok az satış yapıyordu. Hazine kısa vadeli iç borç yerine, Merkez Bankası kaynaklarına başvurarak nakit ihtiyacını karşılıyordu. Kamuoyunda büyük tepkilere neden olan bu uygulama sonucunda çok kısa zamanda yasal avanslar sınırına da ulaşılmıştı. Ayrıca bankların kısa vadeli borçlanmaya olan taleplerinin kısıtlanması için disposibilitenin ortalama vadesi uzatılmış ve Hazine bonolarından alınan stopaj miktarı yüzde 15’e çıkarılmıştı.